Gazeteci Ece Üner, Diyarbakır’da kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran olayına ait epeyce dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Üner, anne ve akrabalar dahil köy halkının sessiz olmasına işaret ederek, ‘Aslında sustukları ile çok şey anlatıyorlar’ sözlerini kullandı.
Diyarbakır’ın merkez Bağlar ilçesinde, Narin Güran isimli 8 yaşındaki kız çocuğundan 21 Ağustos’tan bu yana haber yok. Narin’e gün içinde gittiği Kur’an kursundan çıktıktan sonra bir daha ulaşılamadı.
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan amca S.G.’nin sorgusu 3 gündür sürüyor. S.G. bugün ağır güvenlik tedbirleri altında Diyarbakır Adliyesi’ne sevk edilmişti.
Daha evvel amcanın kullandığı aracının sürücü koltuğunda bulunan DNA ile Narin Güran’ın DNA’sı eşleşmişti.
Ayrıca amcanın, Narin’in son görüldüğü andan 15 dakika sonra köyden ayrıldığı ve 1 saat boyunca telefonunu kapattığı tespit edilmişti.
Öte yandan Narin’in kaybolduğu köyde bugün çok daha kapsamlı bir aramanın daha yapılacağı, bu nedenle köye çok sayıda yeni askerin sevk edildiği bildiriliyor.
İsmail Küçükkaya’nın sunduğu Yeni Bir Sabah programına katılan gazeteci Ece Üner, Türkiye’nin günlerden beri konuştuğu Narin olayına ait kelamlarıyla kısa müddette toplumsal medyada gündem oldu.
Ece Üner, “Bir köy susuyor. Bütün akrabalar susuyor, anne susuyor. Aslında sustukları ile çok şey anlatıyorlar” tabirlerini kullandı ve şöyle devam etti: ?
“Birçok bayan, ekonomik özgürlüğü olmadığı için, ailenin direği tırnak içinde baba olduğu için, aile içinde ensest bile olsa, susmak zorunda olduğunu hissediyor. Aman ailemin direğine bir şey olmasın…”
‘Bazı durumlar yaşadım; baba kızını taciz etmiş lakin anne kıza düşman. Kızından vazgeçiyor, o kız kendi yolunu buluyor. Herkes susuyor. Burada bayanın kıymeti çıkıyor.’